Güçlü Olmak İçin

Büyük bir saldırı altındayız. Büyük bir direniş gösteriyoruz. Ancak gücümüz sınırlı kalıyor.

Güçlü olmak zorundayız. Bağımsız olmak zorundayız.

Güç sadece askeri anlamda ifade edilirse eksik kalır.

Bir ülkenin tarihi, coğrafyası, nüfusu, kültürü de bir ülkeyi güçlü kılan etkenlerdendir. Tıpkı ekonomik kapasite, teknolojik kapasite ve siyasi irade gibi… Tıpkı stratejik zihniyet, stratejik planlana gibi…

Türkiye'nin günümüzün birçok süper gücü olarak adlandırılan ülkelerine kıyasla daha köklü bir tarihi daha stratejik bir coğrafi konumu bulunmaktadır.

80 milyon nüfusu ve artan bir ekonomik kapasitesi ile güçlenmeye devam etmektedir.

ABD-İngiltere ortaklığında kurulan kapitalist ekonomik sömürü sistemi bugün küresel ekonomiyi kilitleme noktasına gelmiştir.

Gelir adaletsizliği hızla tırmanırken zulüm her geçen gün artmaktadır.

Ürünlerin kalitesi düşürülerek sürekli yeni ürün almaya teşvik ediliyor, reklamlar ve sübliminal mesajlar ile tüketim çılgınlığı zihinlere kazılıyor.

TV dizileri üzerinden sürekli olarak lüks tüketim ve zenginlik hayalleri zihinlere kazınırken geliri yetersiz kalanlar gayri meşru yollara yönlendiriliyor.

Uyuşturucu, hırsızlık vb. gibi gayri meşru ve suç oranındaki artış zenginlik hayalleri ve daha rahat bir hayat sürme hayali ile destekleniyor.

Bir yanda hayatta kalma mücadelesi veren mazlum coğrafya diğer tarafta ise zenginlik ve israf içinde yaşayan toplumlar…

Haklı olanın haklı olduğu bir dünya da değil, güçlü olanın haklı sayıldığı bir dünyada yaşar olduk.

Zulme karşı dur diyebilmek için güçlenmemiz gereklidir.

Güçlenmek için ilime ve bilgiye gereken önemi göstermeliyiz.

Salt bilgiyle donatılmış ahlaksız bir canavar olmayı kastetmiyorum.

Ahlaklı, irfan sahibi ve erdemli bilgiyle donatılmış bir insan yetiştirmekten bahsediyorum.

Dünyanın neresinde bir mazlum varsa hakkını savunabilecek, güçlü bir nesil yetiştirmeliyiz.

Nizam-ı alem için çalışmalı, adil bir dünya için çabalamalıyız.

Bunu da gerçekleştirebilecek güç mensubu olduğumuz Türk milletinde mevcuttur.

Uyuşukluğu, tembelliği bırakıp çalışma vakti gelmiştir ve geçiyor.